Çin dünyanın yeni ithalat pazarı olacak

İkinci yılında Çin’in 126 yıllık Kanton Fuarı’nın ticari başarısını yakalan Çin Uluslararası İthalat Fuarı’nın yükselişi Çin’in ithalatçı bir ülkeye dönüşümünü simgelerken yavaşlayan dünya ticareti için önemli bir fırsat yaratıyor.

Çin dünyanın yeni ithalat pazarı olacak

Geçtiğimiz yıl 58 milyar dolarlık iş anlaşmasıyla dünya ticaret sahnesinde büyük heyecan yaratan Çin Uluslararası İthalat Fuarı’nın (CIIE) ikincisi 5-10 Kasım tarihleri arasında Şangay’da devam ediyor. Fuarın ilk yılında 126 yıllık ‘Kanton Fuarı’nın ticari başarısını yakalamış olması Çin’in global ucuz fiyatlı üreticiden global tüketici ve yenilikçi bir ekonomiye dönüşümü olarak yorumlanıyor.

Geçmişte, Çin'deki en iyi bilinen ticaret etkinliği güney Guangdong eyaletindeki Kanton Fuarıydı. Bu yıl ekim ayında gerçekleştirilen fuar, ABD’yle devam eden tarife savaşlarına rağmen çoğu Kuşak ve Yol ülkelerinden olmak üzere 210'dan fazla ülke ve bölgeden 25 bin şirketi ve 200 binden fazla potansiyel alıcıyı bir araya getirdi. Çin şimdi de CIIE’yi dünyanın ilk uluslararası ithalat fuarı olarak lanse ediyor. İkinci yılında da oldukça ses getiren CIIE’nin ortakları arasında Dünya Ticaret Örgütü ve CIIE'nin Çin'in yatırım ve net ihracattan inovasyon ve tüketime yönelik yapısal yeniden dengelemesini yansıttığını iyi anlayan Birleşmiş Milletler ticaret kuruluşları da bulunuyor.

Çin’in en çok bilinen mega kenti Şanghay, ithalat fuarının doğal ev sahibi konumunda. Kanton Fuarı bugünkü kudretini on yıllar içerisinde inşa ederken, Şangay’ın uluslararası etkisini birkaç yıl gibi kısa bir sürede artırması bekleniyor. Fuarın ilk yılında 57.83 milyar dolarlık anlaşmayla Kanton Fuarı’nda gerçekleşen 59.9 milyar dolarlık ticaret hacmini yakalamış olması bunun en önemli göstergesi.

200 ABD şirketi en büyük pavyonla fuarda

Uluslararası gerginliklere rağmen fuar Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron gibi yabancı liderleri, Belçika’dan elmas, kokulu Kamboçya pirinci, Kenyalı tarım ürünleri ve ABD’li otomobil üreticisi Ford’un en yeni Ford ve Lincoln markalarını çekmeyi başarabildi. ABD’nin Çin’e açtığı tarife savaşına rağmen, GE’den Qualcomm’a kadar yaklaşık 200 ABD merkezli şirket CIIE’ye katıldı. Üstelik ABD’li şirketler fuarın en büyük pavyonunda boy gösterdi.

Kanton Fuarı yıllar içinde geleneksel imalat ihracatından ileri teknolojiye doğru biçim değiştirirken Şangay CIIE ithalat üzerine odaklandı. Bu, 1,3 milyarın üzerinde nüfusu olan bir ülke için büyük bir değişim. Çin zenginleştikçe, Çin şirketleri yurtdışına giderek daha fazla yatırım yaptılar, Çinli tüketiciler, reformlar ve açılım politikaları sayesinde daha çok ithal ürün satın alabiliyor.

Orta gelir grubunun artışı ithalat büyümesini hızlandırıyor

Avrupa Birliği (AB) firmalarının geçen yıl CIIE hakkında olumlu geribildirim sağladığını, satışların arttığını ve yeni potansiyel alıcılarla karşılaştığını söylemişti. ABD, AB ve Japonya, Çin'in ihracatçılarını yakın vadede destekleyecek reformları uyguladığını görmek istiyor. Ancak uzmanlara göre, bu tür reformların bugünden yarına gerçekleşmesi zor. Gelişmiş ülkeler bile ithalat büyümesi uluslararası bir gelişme göstermeden önce iki dünya savaşı ve bir soğuk savaşa geçirmek zorunda kalmıştı.

Orta sınıf Batı'da küçülürken, uzmanlar Çin’deki kademeli reformların uluslararası ticaretin yeni ön şartı olan orta gelirli tüketici tabanını hızla büyüteceğine inanıyor. Dünyanın fabrikası dünyanın en büyük pazarına dönüşürken tüketici sayısındaki artış ithalattaki yükselişi hızlandırıyor. Çin sanayi sonrası topluma doğru evrilirken GSYİH büyümesi yavaşlıyor, ancak kişi başına düşen gelirle ölçülen yaşam standardı artıyor. İthalat büyümesi için hayati önem taşıyan bu durumun Hindistan gibi diğer büyük gelişmekte olan ülkelerdeki orta gelirli gruplar için de örnek teşkil etmesi bekleniyor.

Çin’in dünyanın en iyi perakende pazarı olması bekleniyor

ABD’li araştırma şirketleri Çin'in ABD'yi geçerek bu yıl dünyanın en iyi perakende pazarı olmasını bekliyor. Uzmanlara göre bu iyimser bir tahmin olmakla birlikte önemli bir eğilimi gösteriyor. Bugün, Çin’in mal ve hizmet ithalatının küresel toplamın yüzde 10’u olduğu tahmin ediliyor ve uluslararası barış ve istikrar göz önüne alındığında, genişlemeye devam etmesi bekleniyor. Çin’in ticaret korumacılığını önleyen ve küresel ekonominin ve kendi ekonomisinin ihtiyaçlarını dengelemeyi amaçlayan yaklaşımı ve Başkan Xi’nin küreselleşmeyi teşvik eden yaklaşımı gerek gelişmiş gerekse gelişmekte olan ekonomilerin uzun vadeli çıkarları için önemli görülüyor.