Bakandan EYT ve asgari ücret açıklaması

Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk, TBMM Genel Kurulu'ndaki bütçe görüşmelerinde emeklilikte yaşa takılanlar (EYT) ve asgari ücret ile ilgili açıklamada bulundu.

Bakandan EYT ve asgari ücret açıklaması
Bütün dünyada emeklilik için üç şart arandığını, bunların belirli bir yaşa gelmek, belirli bir süre prim-gün ödeme sayısına ulaşmak ve belirli bir hizmet süresi olduğunu anımsatan Selçuk, şöyle konuştu:

"Yasalarla belirlenen bu üç şarttan herhangi birisinin olmaması durumunda emeklilik müktesep hak kılmaz yani kişi emekli olamaz. Türkiye'de, bütün dünyada olduğu gibi, emeklilik için belirli bir yaş şartı vardı ve maalesef, 1992'de bu şart kaldırıldı. 1999'a gelindiğinde, o dönem SSK Genel Müdürü olan Kemal Kılıçdaroğlu'nun kendi ifadesiyle sistem iflas etme noktasına geldi ve bu tarihte emeklilik için yine bir yaş şartı getirildi ama bu sefer kademeli bir geçiş öngörüldü. AK Parti 2008'de, 1999 yılında o dönemin hükümeti tarafından çıkarılan 4447 sayılı Kanun ile getirilen kademeli yaşı aynen muhafaza etti. Nitekim, şu ana kadar uygulamada bizim fiili emeklilik yaşımız 52. Yani 2019 yılında emekli aylığını bağladığımız emeklilerin ortalama yaşı 52. 65 yaş ancak 2048'de devreye girecek. Şu an Türkiye, bütün OECD üyesi ülkeler içinde en erken yaşta emekli eden ülkedir. Dünyanın hiçbir ülkesinde ortalama 52 yaşında kimseyi emekli etmiyorlar."

2005 yılında 21,7 milyon olan iş gücünün bugün 33 milyonu aşmış durumda olduğunu dile getiren Selçuk, "İş gücündeki yaklaşık 11 milyonluk artışa karşılık, ülkemizde aynı dönemde 9 milyon kişinin üzerinde de ilave istihdam sağladık ve 2002'den 2019 yılı kasım ayı sonuna kadar toplam 8 milyon 640 bin kişiyi işe yerleştirdik. Sadece 2019 yılında 1 milyon 430 bin kişiyi işe yerleştirdik İŞKUR aracılığıyla. Sağlanan bu ilave istihdamla 2005 yılında yüzde 40,6 olan istihdam oranını bu yıl ağustos ayı itibarıyla 46,3 olarak gerçekleştirdik." diye konuştu.

İşsizlik Sigorta Fonu'nun amacının dışında kullanıldığına dair mesnetsiz iddialar olduğunu belirten Selçuk, şöyle devam etti:

"İşsizlik Sigorta Fonu, devletin, işçinin ve işverenin ortak fonudur. Devlet yüzde 1, işçi yüzde 1 ve işveren yüzde 2 katkı verir. Bu fon, milletimizin refahı, ülkemizin büyümesi için istihdamın desteklenmesine yönelik fayda gördüğü alanlarda işçi, işveren ve devlet temsilcilerinden oluşan bir İŞKUR yönetim kurulu tarafından ilgili mevzuata göre etkin ve şeffaf bir şekilde yönetilmektedir. Bugün itibarıyla fonun varlığı, 131 milyar liradır. İstihdam teşviklerimizin de ön şartı istihdamı korumaktır ve dolayısıyla baktığımız zamanda da fonun varlığı her bir yıl artmaktadır.

Diğer bir konu, geçen asgari ücret görüşmelerinde açıkladığım, istihdamı korumak işvereni korumak değildir. Bizim devlet olarak amacımız hem işvereni hem işçiyi korumaktır. İstihdamın olmadığı, istihdamın azaldığı bir yerde işçiyi koruduğumuzu söyleyemez hiç kimse. Dolayısıyla istihdam meselesi, işçi ve işverenden bağımsız işi koruma meselesidir. Asıl olarak işçiyi korumak istiyorsak istihdamı korumak mecburiyetindeyiz. Yine, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nin ilk asgari ücret tespiti tüm tarafların oy birliğiyle gerçekleşti. 2002 yılında 184 lira olan net asgari ücreti 2019 yılı için yüzde 26 artırarak net 2020 liraya çıkardık.

Geçen, yine, asgari ücret konuşmam eleştirildi. Asgari ücrette satın alma gücüne göre baktığımızda, AB üye ve aday ülkeler arasında 2002 yılı başında 15'inci sıradayız. 2017 ve 2018 yılına geldiğimizde 12. sıradayız, bu yıl ülkemiz 10. sıraya yükselmiş durumda; dolayısıyla bizden geride 4 ülke yok, biz 10'uncu sıradayız, geçen sene 11'inci sıradaydık, ondan önce 12'nci sıradaydık."