İşte Yunanistan krizinin şifreleri

Yunanistan’da son gelişmeler üzerine toplanan Mali İstikrar Konseyi, Atina Borsası’nın ve bankaların bugün açılmayacağını duyurdu

İşte Yunanistan krizinin şifreleri

Yunanistan’ın Salı günü IMF’ye olan 1,6 milyar Euro’luk ödemesi öncesinde Euro Bölgesi maliye bakanları Yunanistan’ın kurtarma programını uzatmayı reddetmiş ve bu gelişmeler halkta paniğe neden olarak Yunanlıların ATM’lere akın etmesine yol açmıştı. Bu gelişmeler üzerine toplanan Mali İstikrar Konseyi, Atina Borsası’nın ve bankaların açılmaması kararını aldı.

Ülke kağıt paranın bankalardan çıkışına karşı sermaye kontrolü başlatırken ATM’ler yarına kadar kapandı. Atina Borsası’nda ise 1 hafta işlem yapılamayacak. ATM’lerden günlük çekilebilecek para miktarı ise yarından itibaren günlük 60 euro olarak belirlendi.

Yunanistan Başbakanı Alexis Çipras, Yunanistan’a kredi sağlayan kuruluşlar yeniden nakit akışının sağlanması karşılığında öne sürdüğü koşulları 5 Temmuz’da referanduma götürme kararı almıştı. Yeni kredi gelmediği taktirde Yunanistan’ın Euro Bölgesi'nden çıkma ihtimali var.

6 GÜN KAPALI OLACAK

Bu arada Mali İstikrar Konseyi, bankaların en az 6 iş günü kapalı kalmasını hükümete önerdi. Bankaların 5 Temmuz referandumuna kadar kapalı kalması bekleniyor.

Peki Yunanistan'ı uçurumun kenarına getiren süreç nasıl başladı? Almanya Başbakanı Angela Merkel nasıl bir sorumluluk aldı? İşte Reuters'ın Yunanistan ile ilgili analizi:

Dönemin ABD Savunma Bakanı Colin Powell, Irak'ı işgal kararı öncesinde ABD Başkanı George W. Bush'u "işi berbat edersen sorumluluk sana kalır" diyerek uyarmıştı. Yunanistan'ı "berbat ettiği" gerekçesiyle Angela Merkel'i suçlamak adil olacak mı tartışılır. Ancak euro bölgesinin en zayıf ekonomisi Yunanistan bu hafta temerrüte düşer ve nihayetinde euro bölgesinden ayrılmak zorunda kalırsa, Merkel'in Yunan krizinin "sorumluluğunu" taşıması kaçınılmaz olacak. Kriz Avrupa'nın en güçlü lideri Merkel'in siyasi mirasını şekillendirecek.

MERKEL ÇİLEDEN ÇIKTI

Temkinli mizacıyla ün kazanan Merkel aylardır "Grexit" adı verilen Atina'nın euro bölgesinden çıkışı ihtimalini göze alıp alamayacağının ve beraberinde getireceği mali, ekonomik ve jeopolitik yüklerin üstesinden gelip gelemeyeceği sorusunun cevabını bulmaya çalışıyor. Yakın danışmanlarının verdiği bilgiye göre Merkel, euronun varlığını Yunanistan'sız da sürdürebileceğine dair net açıklamalarda bulunan Almanya Maliye Bakanı Wolfgang Scheauble'nin aksine böyle bir ihtimalin gündeme gelmemesinde kararlıydı.

Sonuçta Yunanistan euro bölgesinden çıkmak zorunda kalırsa birçok Alman ve Avrupa vatandaşı sorumluluğun Ocak ayında iktidara gelen Yunanistan Başbakanı Alexis Çipras'ta olduğunu düşünecek. Borç müzakerelerinde tutarsız ve agresif olarak nitelenen Çipras, Avrupalı ortaklarını da çileden çıkardı.

Tsipras'ın Avrupa'dan gelen tasarruf politikası önerilerini referanduma götüreceğini Cuma günü, yani Yunanistan'ın nakit kaynakları tükenmeden sadece birkaç gün önce açıklaması 60 yaşındaki Merkel'in artık yeter demesini ve Yunanistan'a bundan sonra mali destek alamayacağı tehdidini savurmasını kolaylaştırdı. Ancak Grexit'in getireceği yıkımı tadil edecek adımları atmanın sorumluluğu Avrupalı liderlerden ziyade Merkel'in omuzlarına yükleneceği gibi, krizin neden önlenemediği sorusu da Merkel'e sorulacak.

"AVRUPA'NIN TEMELLERİNE BOMBA KOYMAK"

Yunanistan'ın eurodan çıkışı ülkede insani bir krize yol açarken, Avrupa'nın güneyinde yıllarca ekonomik resesyonla boğuşan euro bölgesi üyelerini de olumsuz etkileyecek. Böylece Almanya'nın dayattığı tasarruf politikaları ve Merkel'in krizi nasıl yönettiği konusunda ateşli bir tartışma başlatacak. Yunanistan'ın eurodan çıkmasına izin vermek aynı zamanda yaklaşık 10 yıl önce iktidara gelen Merkel'in siyasi hayatında attığı en cüretkar adım. Almanya'da nükleer enerjiye son verilmesi için 2011'de aldığı karar bile bununla kıyasla daha az risk barındırıyordu.

Merkel, siyasetçilerle başbaşa görüşmelerinde bu gerçeği kabul ediyor, Almanya'nın 100 yıl içinde üçüncü defa "Avrupa'nın temellerine bomba koymak" ile suçlanabileceğini belirtiyordu. Avrupa çabuk karar alması gereken çok cepheli bir dizi sorunla karşı karşıya. İngiltere'nin AB üyeliğini halk oyuna koyması, Rusya ile Ukrayna arasında sonu gelmeyen askeri cepheleşme, cevap bulunamayan bir göçmen krizi ve İslamcı militanlardan gelen tehditler arasında Yunanistan'ın kaosa sürüklenmesi Avrupa'nın içinde bulunduğu durum hakkında dünyaya kötü bir mesaj verecek.
Almanya eski dışişleri bakanı Joschka Fischer kısa süre önce Project Syndicate'te yer alan yazısında durumu, "Avrupa'nın iç krizi tehlikeli ve istikrarsız bir jeopolitik ortamda cereyan ediyor... AB'nin bölünmesini önlemek öncelikle Yunan krizine stratejik bir çözüm bulunmasından geçiyor" diyerek özetliyor.