Halkın yüzde 70’i geçimi konuşuyor seçimler bile depremin önünde

Ipsos tarafından gerçekleştirilen araştırmaya göre deprem haftasına giren Türkiye, son bir haftada en çok geçim derdini, yerel seçimleri konuştu. Geçim derdi deprem illerinin de birinci gündem maddesi. Bölgede deprem ise ikinci sırada.

Halkın yüzde 70’i geçimi konuşuyor seçimler bile depremin önünde

Ipsos Türkiye, 6 Şubat depremlerinin birinci yılında deprem illeri ile ülkenin geri kalanı arasında hissedilen duygular bakımından fark olup olmadığını araştırdı. Depremden bağımsız olarak, özellikle de ekonomik kriz nedeni ile uzun süredir olumsuz duyguların dile getirdiği bulgusuna yer verilen araştırmada, deprem bölgesinde yaşayan vatandaşlar açısından bu olumsuz hislerin bir kat daha fazla olduğu ortaya çıktı. Araştırmada “Bir yıl sonra nasıl hissediyoruz”, “Son bir haftadır neler konuşuyoruz?”, “Deprem konusunda endişe düzeyi nerede?”, “İstanbul & Marmara depremi konusunda endişe düzeyi nasıl?” ve “Normalleşme sürecinde neler oluyor?” sorularına yanıt arandı.
Araştırmada “Son bir haftadır neler konuşuyoruz” sorusuna Türkiye’nin yüzde 70’i “Geçim zorluğu, Hayat pahalılığı” yanıtını verirken, bu oran deprem illerinde yüzde 71 oldu. Deprem dışı illerde seçimleri ve sosyal medya gündem oluşturma açısından depremin önünde yer alırken deprem deprem illerinde ise yeni bir deprem ve ihtiyaçlar, toplumun geneline göre daha fazla konuşuluyor.
Haftalık 18 yaş üstü 400 birey ile online anket yöntemi ile gerçekleştirilen araştırmaya ek olarak Hatay, Kahramanmaraş, Malatya, Adıyaman ve Diyarbakır illerinde 29 Ocak- 2 Şubat arasında 200 ek anket yapıldı.

Deprem, Nisan 2023’te gündemin alt sıralarına indi
Ipsos Türkiye CEO’su Sidar Gedik, depremin ardından toplumun ilk andan itibaren takdire değer bir kenetlenme örneği gösterdiğini ve ilk haftalarda çok yoğun bir destek faaliyeti yaşandığını ancak 2023 yılı Nisan ayı itibarıyla depremin ülkenin en önemli sorunu listesindeki yerini kaybettiğine dikkat çekti.

Bölge dışındaki vatandaşların bölgenin ihtiyaçlarını dile getirme oranının yüzde 19’da kaldığını belirten Gedik, yeni bir deprem ihtimalinin bölgede yaşayanların gündemini seçimlerden daha fazla meşgul ettiğini vurguladı. Seçimlerde adayların taahhütleri arasında depreme yönelik önlemlerin öne çıktığını anlatan Gedik, “Felaketin bu anlamda bir uyandırma çağrısı görevi görmüş olması çok önemli. Umarız adaylar bugün ortaya koydukları projeleri hızla hayata geçirirler ve binalarımızı depreme hazırlıklı hale getirebiliriz. Bizden sonraki nesillere güvenli şehirler bırakmak boynumuzun borcu olmalı” dedi.

ARAŞTIRMADA ÖNE ÇIKAN BULGULAR

Halkın yüzde 70’i geçimi konuşuyor seçimler bile depremin önünde - Resim : 1

SON BİR HAFTADIR NELER KONUŞUYORUZ?


Geçim zorluğu herkes tarafından en çok konuşulan konu. Türkiye genelinde yerel seçimler, deprem illerine göre daha yüksek oranda konuşuluyor. Deprem illerinde ise olabilecek yeni bir deprem ve bu illerde yaşayan bireylerin ihtiyaçları, daha fazla konuşulan konular.

DEPREMİN ARDINDAN NASIL HİSSEDİYORUZ?

6 Şubat depremlerinin birinci senesinde deprem bölgesinde yaşayan bireylerin hissettiği duygular daha olumsuz. Deprem illerinde yaşayan bireyler toplumun geneline göre daha yorgun, endişeli, üzgün ve kafası karışmış hissediyor.

DEPREM KONUSUNDA ENDİŞE DÜZEYİ

Yaşanılan bölgede / ilde deprem olması konusundaki endişe düzeyi hala yüksek. Ancak 6 Şubat depremlerinin hemen sonrasında deprem illeri dışındaki illerde yaşayan kişilerin %56’sı oldukça endişeliyken bugüne gelindiğinde bu oran %40’a kadar gerilemiş durumda. Deprem illerinde yaşayan bireylerin endişesi ise çok daha yüksek.

MARMARA DEPREMİ KONUSUNDA ENDİŞE

Marmara depremi konusundaki endişeler devam ediyor. Ancak endişe düzeyinin yoğunluğu azalmış. Şubat 2023’te deprem dışı illerde yüzde 80 olan “endişeliyim” diyenlerin oranı, Ocak 2024’te yüzde 66’ya gerilerken, deprem illerinde bu oran yüzde 76 seviyesinde belirlendi.

NORMALLEŞME SÜRECİNDE NELER YAŞANIYOR?


Deprem bölgesi dışında yaşayan her dört kişiden biri halen normale dönemediğini ifade ediyor. Deprem illerinde yaşayan bireylerin yarısı normale dönemediklerini belirtirken hayatının normalleştiğini söyleyenlerin oranı yalnızca %5.